Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile YTÜ paydaşlığında geliştirilen ve şehirlerin doğal dokusunu iklim değişikliğine uyumlu hale getirerek güçlendirmeyi hedefleyen "Bitki Rehberleri Projesi"nin protokolü imzalandı ve tanıtımı yapıldı. Proje, 81 il için bilimsel bitki seçim kılavuzları sunarak sürdürülebilir kentleşmeye katkı sağlayacak.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) ortaklığında yürütülen, şehirleri iklim değişikliğine daha dirençli kılarken kentsel kimliği doğal dokuyla güçlendirmeyi amaçlayan "Kent Kimliğini Yansıtacak ve İklim Değişikliğine Uyum Sağlayabilecek Odunsu Bitki Rehberleri Projesi"nin protokol imza töreni ve tanıtım toplantısı, 18 Nisan 2025 tarihinde YTÜ Davutpaşa Kampüsü'nün tarihi Otağ-ı Hümayun Salonu'nda düzenlendi.
YTÜ Rektörü Prof. Dr. Eyüp Debik'in ev sahipliğindeki etkinliğe, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Bakan Yardımcısı Fatma Varank, Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürü Prof. Dr. Kasım Yenigün'ün yanı sıra çok sayıda akademisyen, bürokrat ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi katıldı. Toplantı öncesinde Rektör Prof. Dr. Debik, Bakan Yardımcısı Fatma Varank, Genel Müdür Kasım Yenigün ve beraberindeki heyeti makamında misafir etti.
81 İle Özel 81 Bitki Rehberi: Su Tasarrufu Sağlanacak
Toplantıda, projenin iklim değişikliğinin kentler üzerindeki olumsuz etkileriyle mücadelede ve sürdürülebilir, yaşanabilir şehirler oluşturmada taşıdığı stratejik önem vurgulandı. YTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Var’ın akademik koordinasyonunda yürütülen ve 24 farklı üniversiteden 55 bilim insanının katkı sunduğu proje kapsamında, bugüne kadar İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki 22 ilin bitki rehberi tamamlandı. Yıl sonuna kadar 59 il rehberinin, nihayetinde ise 81 il için 81 ayrı rehber kitabının tamamlanması hedefleniyor. Bu rehberlerin, bilimsel veriler ışığında doğru bitki seçimiyle su tasarrufu sağlaması, kent ekosistemlerini desteklemesi, yerel ekonomileri canlandırması, peyzaj kalitesini artırması ve iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sunması bekleniyor.
“Doğaya duyarlı şehircilik artık bir tercih değil, zorunluluktur”
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Bakan Yardımcısı Fatma Varank, yaptığı konuşmada, projenin sadece bir çevre çalışması olmadığını, kentleri geleceğe hazırlayan stratejik bir vizyonun ürünü ve bir gelecek yatırımı olduğunu belirtti. Varank, "Dünya hızla değişiyor ve iklim krizinin etkilerini hayatımızın merkezinde hissediyoruz. Şehirleşme politikalarımızı yeni iklim gerçeklerine göre şekillendirmek zorundayız. Kentler sadece binalardan ibaret değildir; bir kültürdür, hafızadır, kimliktir ve bu kimlik yeşil alanlarda, doğal dokuda kendini gösterir. Ağaçlar ve bitkiler kentlerin kültürel mirasının ve toplumsal hafızasının ayrılmaz öğeleridir. Bu proje, kent estetiğiyle ekolojik uyumu buluşturuyor. Bilimsel esaslara göre seçilecek doğru bitkilerle hem karbon tutulumu artacak hem su tasarrufu sağlanacak hem de kent ekosistemleri desteklenecektir. Bu rehberin hazırlanmasındaki üniversite-kamu iş birliği, daha yaşanabilir ve dirençli şehirlerin inşasına zemin hazırlıyor" ifadelerini kullandı.
İklim değişikliğine uyum sağlamanın yalnızca bugünün sorunlarını çözmek olmadığını belirten Varank, “Çocuklarımızın ve torunlarımızın yaşam hakkını korumak anlamına gelmektedir. Bu bağlamda, yerel yönetimlerin, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, teknik uzmanların ve vatandaşlarımızın birlikte hareket etmesi de başarıya ulaşmak için zorunludur. Bakanlığımız olarak bizler, iklim dostu kentlerin inşasında akademik bilgiyle uygulama pratiğini birleştiren, sürdürülebilirlik ilkesini temel alan tüm çalışmalara destek vermeye kararlılıkla devam edeceğiz. Bu rehberin hazırlanmasında üniversitelerimizin ve akademisyenlerimizin üstlendiği rol, bilim ve kamu iş birliğinin ne kadar kıymetli ve işlevsel bir düzeye ulaştığını açıkça göstermektedir” diye konuştu.
"Bitki Rehberleri Projesi akademi&kamu iş birliğinin en somut örneklerinden biridir"
YTÜ Rektörü Prof. Dr. Eyüp Debik ise konuşmasında, üniversite olarak tarih ve doğayla uyumlu şehircilik vizyonuna katkı sunan bu değerli etkinliğe ev sahipliği yapmaktan onur duyduklarını ifade etti. Prof. Dr. Debik, "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız ile Üniversitemiz öncülüğünde belli bir aşamaya getirilen ‘Kent Kimliğini Yansıtacak ve İklim Değişikliğine Uyum Sağlayabilecek Odunsu Bitkiler Rehberi Projesi’ çevre, bitki ve şehir bağlamında üniversite kamu iş birliğinin en somut ve en başarılı örneklerinden biridir. 114 yıllık köklü üniversitemiz, bu proje ile bilimsel bilgiyi kamu yararına dönüştüren önemli bir misyonu yerine getiriyor. Prof. Dr. Mustafa Var hocamızın öncülüğünde, 24 üniversiteden 55 bilim insanının emeğiyle ortaya çıkan bu rehberler, şehir parkları ve kent peyzajı için doğru bitki seçimini kolaylaştıracak; su tasarrufu, ekosistem desteği, yerel ekonomi ve iklim mücadelesi gibi alanlarda güçlü adımlar atılmasını sağlayacaktır. Kendi kampüslerimizde de bu vizyonu yaşatıyoruz; Yeşil Kampüs yaklaşımımız, GreenMetric sıralamasındaki başarımız ve Sıfır Atık Belgemiz bunun göstergesidir. Bu proje, artan çevresel krizler ve kentsel sorunların çözümünde bilim ve kamu iş birliğinin gücünü ortaya koymaktadır" dedi.
"Ağaçlar ve çalı türleri iklimle mücadelede en etkili doğal müttefiklerimizdir"
Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürü Prof. Dr. Kasım Yenigün de konuşmasında, projenin doğa ile barışık ve iklim değişikliğine dirençli kentler için önemine dikkat çekti. İklim krizinin etkilerinin günlük hayatta hissedildiğini belirten Yenigün, ağaçların ve çalıların iklimle mücadeledeki rollerine vurgu yaparak, "Riyad'daki COP16, Birleşmiş Milletler Çölleşmeyle Mücadele Konvansiyonu toplantısında Bakanımız Murat Kurum'un dünya kamuoyuyla paylaştığı Çölleşmeyle Mücadele Ulusal Strateji Eylem Planımız vardı. O eylem planının çok önemli hedeflerinden biri de bu bitki rehberlerinin 2025 yılı itibariyle bütün şehirler için tamamlanıp herkesin hizmetine sunulacak olması hedefiydi. İşte bugün o sözün arkasını doldurduk. Bugün bu sözleşmeyi başlatıyor ve yıl sonuna kadar Türkiye'nin bütün illeri için bu rehberi tamamlamış oluyoruz. Bundan sonra artık o rehber doğrultusunda şehir peyzajlarında doğa uyumlu kurakçıl su tüketmeyen ve o şehrin gerçekten kimliğini yansıtan nitelikli bitkilerini peyzajlarda göreceğiz. Onlar, havayı temizler, toprak erozyonunu önler, şehir içi sıcaklıkları dengeler, canlılara yaşam alanı sunar ve en önemlisi karbonu depolayarak iklim değişikliğine karşı güçlü bir tampon görevi üstlenir," dedi. Bilimsel verilere dayalı, iklimle uyumlu tür seçiminin kritik olduğunu vurgulayan Yenigün, yanlış seçimin ekonomik ve ekolojik sorunlara yol açabileceğini, doğru seçimin ise kent yaşam kalitesine doğrudan katkı sunacağını belirtti.






