Skip to main content

YTÜ Temel Bilimler Alanında Türk Dünyasını Bir Araya Getirdi

YTÜ Fen Edebiyat Fakültemiz tarafından düzenlenen ve Nobel Ödüllü bilim insanımız Prof. Dr. Aziz Sancar’ın onursal başkanlığını üstlendiği “TURAN’25 Temel Bilimler Sempozyumu”, ortak tarihsel mirasın bilimsel çalışmalarla yeniden yorumlandığı önemli bir platform oldu.

Yıldız Teknik Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültemiz tarafından 23-25 Haziran 2025 tarihleri arasında düzenlenen TURAN’25 Temel Bilimler Sempozyumu, YTÜ Davutpaşa Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlendi. Sempozyum, 10 farklı ülkeden ve 50 üniversiteden gelen 150 katılımcıyı, 118 sunum ve 6 davetli konuşmacı ile buluşturdu. Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan ve Türkmenistan başta olmak üzere Türk devletlerinden çok sayıda akademisyen ve araştırmacının katıldığı sempozyum, matematik, fizik, kimya ve biyoloji gibi temel bilimler alanında iş birliklerini güçlendirmeyi ve ortak bir bilimsel gelecek inşa etmeyi hedefledi. Sempozyumun açılış töreninde CERN’e yapılan canlı bağlantı ise bilimsel vizyonun evrensel boyutunu gözler önüne serdi. Sempozyumda Mehter Takımı ile YTÜ Halk Oyunları Topluluğunu’nun gösterileri katılımcılara duygulu anlar yaşattı. 

Nobel Ödüllü Aziz Sancar’dan Mesaj: "Tek Yol Bilimde Kuvvetli Olmak"

2015 Nobel Kimya Ödülü sahibi ve TURAN’25 Sempozyumunun Onursal Başkanı Prof. Dr. Aziz Sancar, gönderdiği ilham verici mektupla katılımcılara seslendi. Sancar, mektubunda şu ifadelere yer verdi: 

"Bu tarihi günde aranızda fiziksel olarak bulunamadığım için çok üzgünüm. Orada sizlerle olmayı, sizlerle kucaklaşmayı çok isterdim. Ancak uzakta da olsam kalbim sizlerle. Türkler olarak tarihteki şanlı günlerimize tekrar erişmemizin ve dünyada söz sahibi olmamızın yegâne yolu, en yüksek standartlarda bilim yapmak ve bilimde kuvvetli olmak. Bunun için de bilimin merkezi olan temel bilimlerde güçlenmemiz bir zorunluluktur."

“Bilim düşünsel bir çabadır”

 

Sempozyumun açılışında konuşan YTÜ Eğitim Öğretim Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vatan Karakaya, “Temel bilimler, insanın kendisini, evreni ve varoluşunu anlamaya çalıştığı en derin düşünsel araçlardır. Platon’un ‘idealar dünyası’ öğretisinden Aristoteles’in ‘şekil ve suret’ anlayışına; Thales ve Öklid gibi Antik Yunan filozoflarının evreni anlama çabalarına baktığımızda matematik, yalnızca sayılarla değil, aynı zamanda varlığı anlamlandırma yoluyla ortaya çıkmıştır. Newton’un ortaya koyduğu hareket yasaları, Kant’ın felsefi sisteminde insanın yeniden bilimin öznesi haline gelmesini sağlamıştır. Descartes’ın ‘düşünüyorum, öyleyse varım’ ifadesiyle birlikte bilim, insanın hem öznesi hem de nesnesi olarak tanımlanmıştır. Çünkü bilim, bilmek ve bildiğini bilmek üzerine kurulu bir düşünsel çabadır. Newton ve Leibniz’in 1675 yılında bağımsız olarak geliştirdiği türev kavramı, değişimin analiz edilmesini sağlayarak bugünkü yapay zekâ çağının temel taşlarını oluşturmuştur. Bugün geldiğimiz noktada yapay zekâ, insanın ürettiği ancak hızla insanın ötesine geçmeye başlayan bir gelişim aşamasına ulaşmıştır. Bu noktada karşımızda çok önemli bir soru durmaktadır: Yapay zekânın hizmetkârı mı olacağız, yoksa onu insanlığın faydasına olacak şekilde bilinçli bir araç olarak mı kullanacağız? Bu soru, sadece temel bilimlerin değil, tüm insan faaliyetlerinin merkezindedir” ifadesini kullandı. 

“Hiçbir bilim diğerinden bağımsız değildir” 

Temel bilimlerin önemine değinen YTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vatan Karakaya, “Biyoloji, insanın organizma olarak kendisini anlamaya çalışmasıdır. Kimya, maddenin dönüşümünü kavramamıza imkân tanır. Fizik, hareketin ve hızın doğasını anlamamıza yardımcı olur. Matematik ise tüm bu alanların üzerine kurulduğu soyut, duyulara kapalı bir varlık alanını anlamamızı sağlar. Bu nedenle matematik, tüm bilimlerin temelidir. Hiçbir bilim diğerinden bağımsız değildir. Bilimsel alanların tümü, insanın idrak düzeyinin farklı yansımalarıdır. Yapay zekâ da kodu yazılmadan çalışamaz; öznesi yine insandır. Asıl meselemiz, kendi bilimsel teorimizi üretmektir. Bilim yalnızca konferanslara katılarak yapılmaz. Gerçek bir akademisyen, gün boyu zihninde bir problemi taşır; geceleri uykusuz kalır, tekrar tekrar düşünür. Emek, akademisyenliğin ölçüsüdür. Gelişim; varlığı tanımaktan, evreni ve insanı derinlemesine anlamaktan geçer. İnsanı tanıtamayan bir bilim, zaman kaybından başka bir şey değildir. Bu anlayışla, Yıldız Teknik Üniversitesi olarak Türk dünyasıyla bilimsel iş birliklerimizi artırmak için somut adımlar atıyoruz. Geçtiğimiz mayıs ayında Azerbaycan Karabağ’ı ziyaret ettik. Karabağ Üniversitesi ile fakültelerimizi eşleştirerek müfredat geliştirme çalışmalarına başladık. Azerbaycan’daki üç üniversite ile ortak araştırma projeleri, öğrenci ve doktora değişim programları planladık. Önümüzdeki süreçte daha fazla Azerbaycanlı yüksek lisans ve doktora öğrencisini üniversitemizde ağırlamayı hedefliyoruz. Bu süreci diğer Türk devletlerine de yaygınlaştırmak istiyoruz. Unutmayalım, gelecek; çalışan, düşünen, üretenler için daha güzel olacak. Yaşadığımız mahalleden başlayarak, içinde bulunduğumuz dünyayı güzelleştirmek için çaba göstermeliyiz. Bu vesileyle başta Sayın Dekanımız olmak üzere, sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçen tüm akademik ve idari ekibe teşekkür ediyor; TURAN 25 Temel Bilimler Sempozyumu’nun hayırlara vesile olmasını diliyorum” diye konuştu.

Ortak Miras, Ortak Gelecek

Sempozyum, Türk halklarını birbirine bağlayan ortak tarih, kültür ve dil mirasının, bilimsel çalışmalar aracılığıyla yeniden yorumlandığı bir düşünce zemini olarak tasarlandı. Sempozyumun açılışında konuşan Sempozyum Başkanı ve YTÜ Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salim Yüce, sempozyumun amacını şu sözlerle ifade etti: 

“Amacımız; matematik, fizik, kimya ve biyoloji alanlarını kapsayan temel bilimleri ülkemizde ve Türk Dünyası’nın genelinde güçlendirmek, Türk Devletleri arasında gerçekleştirilebilecek ikili anlaşmalara, projelere ve araştırma faaliyetlerine zemin hazırlamaktır. TURAN’25, Türk devletlerinden saygın akademisyenleri bir araya getirerek, sadece bilgi ve tecrübe paylaşımını değil, aynı zamanda aramızdaki köklü kültürel ve tarihi bağları güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Türk Dünyası ile birlikte tüm insanlık için bilim yoluyla fayda ve değer üretmek hedefiyle çıktığımız bu tarihi yolculuğun ilk adımını hep birlikte atıyoruz.”

Törende ayrıca Azerbaycan Eski Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Misir Mardanov da bir konuşma yaparak Türk dünyasında bilimsel iş birliğinin önemine dikkat çekti.

Yeni Nesil Temel Bilimler Eğitim Modeli Tanıtıldı

Sempozyumda, YTÜ Fen Edebiyat Fakültesi'nin temel bilimler eğitimini yeniden yapılandırmak üzere geliştirdiği "Yeni Nesil Temel Bilimler Eğitim Modeli" de tanıtıldı. Modelin amacı; temel bilimlerin bilimin merkezi olduğu fikrini yeniden tesis etmek, eğitim niteliğini sürdürülebilir şekilde artırmak, disiplinler arası uzmanlaşmayı sağlamak ve toplumsal fayda odaklı bilgi üretimini teşvik etmek. Bu kapsamda güncellenen öğretim planlarına "Yapay Zekâya Giriş”, "Sosyal Sorumluluk ve Adalet", "Kariyer Planlama ve Mesleki Etik" gibi zorunlu fakülte dersleri eklendi. Ayrıca Veri Bilimi, Bilimi, Finans Matematiği, Polimer Teknolojisi gibi 30'dan fazla yenilikçi sertifika programı ile öğrencilere disiplinler arası uzmanlaşma olanakları sunulduğu belirtildi. 

Sempozyumun, "Türk Dünyası Olarak Dünyanın Temel Bilimler Merkezi Olma" hedefine giden yolda önemli bir dönüm noktası olması bekleniyor.